Welcome to Our Website

Hepsi Bir Zamanlar Devlete Aitti: Satılıp Özelleştirilen Birbirinden Köklü Kamu Kurumları

Türkiye’de 1980 sonrasında gündeme gelse de yasal engeller ile karşılaşmış özelleştirme kavramı, 2001 yılı sonrasında hız kazandı ve devlete ait olan birçok kurum özelleştirildi. Bu dönemde bazıları satılırken bir yandan da Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı, özel bütçeli kurum olan Özelleştirme İdari Başkanlığı kuruldu. (1994)

Zaman zaman özelleştirilen devlet varlıklarını duyduğumuz ve incelediğimiz için aslında konuya hâkim sayılırız. Bu yüzden özelleştirmenin ne olduğundan ya da aslında ne olması gerektiğinden bahsetmeyi başka bir içeriğe bırakıp 1980’lerden beri ülkemizde özelleştirilen devlet varlıklarına bakalım.

Cumhuriyetin ilk kamu yatırımı Sümerbank

1933 yılında Atatürk tarafından kurulan Sümerbank, ticari nitelikte mal üreten bir kuruluştu. Hem tekstil sanayisi hem de banka konumunda olan Sümerbank, halk tasarrufu ile oluşturuldu. Türkiye’nin ham pamuk üreticisi ve ihracatçısı olan kuruluş; çimento fabrikaları, demir çelik tesisleri, kâğıt ve selüloz tesislerini de bünyesine kattı.

1987 yılında alınan bir kararla Sümerbank için özelleştirilme kararı alındı. 1988’de Sümerbank Şirketler Topluluğu kuruldu. 24 Ekim 1995’te ise Garipoğlu Şirketler Topluluğu’na 103.4 milyon dolara satıldı. Şirket, cinayet ve Türkbank skandalına adının karışması ile Sümerbank’ı elinden kaybetti. 1999’da TMSF’ye devredilmesin ardından 2001’de Oyak Grubu’na satıldı.

Kaynaklar: Dergipark, Cumhuriyet Gazetesi, Abdullah Gül Üniversitesi

Tütün ve alkolün Türkiye’deki tek kurumu olan Tekel de özelleştirmeye alındı.

1862 yılında kurulan Tekel, tütün ve alkolde ülkemizdeki tek yetkili kurumdu. 1983 yılında özel sektörün de tütün üretmesine izin verilmesi, 1984 yılında da yabancı sigara ithalatına onay verilmesi Tekel’in önemini kaybetmesine neden oldu.

Yabancı şirketlerin sigara üretimine başlaması, Türk tütününü arka plana atarken 2001 yılında alınan özelleştirme kararı ile kurum fabrikaları kapanmaya başladı. 2003 yılında alkol bölümü, Nurol-Özaltın-TÜTSAB Ortak Girişim Grubu’na 292 milyon dolara satıldı. Tütün bölümü de 2008 yılında British American Tobacco’ya 1 milyar 720 milyon dolara satıldı. Böylelikle de Tekel devri kapandı.

Kaynaklar: İzmir Kültür Sanat Fabrikası, Dergipark, Tekgıda İş Sendikası

Özelleştirilenler sadece kurumlar değil.

Özelleştirme, otoyol ve köprüler için de yapıldı. 2012 yılında yapılan ihale ile Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüleri olmak üzere 8 otoyolun özelleştirilmesi gerçekleşti. İhalede 5 milyar 720 milyon ile en yüksek teklifi veren Koç-UEM-Ülker ortaklığı, 25 yıl boyunca köprü ve otoyolların 25 yıllık işletme hakkını aldı.

Özelleştirme ile otoyol ve köprülerin mülkiyeti özel sektöre geçmesi de 25 yıl boyunca işletme hakkını elde ettiler. Ayrıca Koç-UEM-Ülker ortaklığı bu süre boyunca otoyol ve köprülerin bakım, onarım sorumluluğunu da almış oldu. Bu ihale, özelleştirme kapsamında en yüksek bedelli ikinci özelleştirme ihalesi de oldu. İlki ise bir alt başlıkta.

Kaynaklar: Dünya Gazetesi, Hazine ve Maliye Bakanlığı

Döneminde en yüksek bedelli satılan Türk Telekom, birçok spekülasyona da dahil oldu.

PTT’nin telekomünikasyon ve posta hizmetlerinin birbirinden ayrılması sonucunda 1995’te kurulan Türk Telekom, 2005 yılında özelleştirme kapsamına alındı ve %55 hissesi Lübnanlı OTAŞ’a 6,55 milyar dolara satıldı.

Türkiye’nin en büyük özelleştirmelerinden biri olan bu satış sonrasında OTAŞ, 2013 yılında hisseleri ödemek amacıyla içerisinde Türk bankalarının da olduğu konsorsiyumdan 4,75 milyar dolar kredi aldı.

OTAŞ, 2016’da ödemesi gereken 290 milyon doları ve sonraki iki ödemeyi de yapamadı. Bu sıkıntıdan sonra OTAŞ’ın sahip olduğu hisseler, 2018’de aralarında alacaklı bankaların olduğu LYY Telekom firmasına devredildi. 2022 yılında ise BTK’nin izni ile LYY’nin hisseleri Türkiye Varlık Fonu’na devredildi. Devir için ise şu açıklama yapıldı:

“LYY ile gerçekleştirilen görüşmeler neticesinde, işleme konu paylar için satın alım bedeli 1 milyar 650 milyon ABD Doları olarak belirlenmiştir. Buna ek olarak, bağımsız denetimden geçmiş 2021 yılı konsolide mali tabloları esas alınarak Türk Telekom’un Genel Kurulu tarafından dağıtımına karar verilecek temettü tutarından LYY’nin yüzde 55 payına denk gelen kısmı LYY’ye ödenecektir.”

Kaynaklar:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir